İçindekiler
Victor Hugo’nun yazdığı 1476 sayfalık bu ölümsüz eserin türü Kurgusal Tarih Romanıdır.
ROMANIN KONUSU
Ekmek çaldığı için mahkum edilen Jan Valjen, birkaç kez hapisten kaçmaya çalıştığı için mahkûmiyet süresi uzamış ve kürek çekme cezasına kadar yükseltilmiş, iyi yürekli bir mahkumdur. Hapisten çıktığında, bu defa mahkumiyet belgesi yüzünden yine aç kalmış onu evine alan piskoposun gümüş takımlarını da çalmak zorunda kalmıştır. Yakalandığı vakit Piskopos polislere o takımları Jean Valjen’e kendi hediye ettiğini söyleyip şikayetçi olmamıştır . Ve ona iki tane de gümüş şamdanlarından vererek namuslu bir kişi olması şartıyla serbest bırakılmıştır.
Jan Valjen iş hayatına atılmıştır ve zengin bir iş adamı haline gelip , belediye başkanı seçilir. Jean Valjen Fantine ismindeki cesur yürekli olan bir hayat kadınını polis şefi Javer’in elinden kurtarmayı başarınca Polis Şefi Javer, aniden zengin olan ve herkesin “Baba” dediği Madeleine’inin kim olduğunu araştırmaya başlar. Bir gün Madelaine, Jean Valjean adlı birisini yakalanıp küreğe mahkûm edildiğini duyar. Kendisinin yerine bir başkasının yakalandığını öğrenince, Javer’e teslim olur. Fakat yine hapisten kaçar.
Kitabın yazarın Michael Ende’dir ve kitap 304 sayfadır.
Kitabın Konusu
Momo adındaki minik bir kızın zaman hırsızı olan duman adamlar çetesiyle giriştiği mücadele ile çevresine yardım etmesini konu edinir.
Eser Halit Hüseyin’in ilk romanıdır. 375 sayfadan oluşur.
Romanın Konusu
Hasan ve Emir birlikte büyüyen iki küçük çocuktur , Kabil’de monarşinin son yıllarında yaşamışlardır. Beraber evde yaşayıp büyümüşler , aynı süt annesinin sütünü içmiş olmalarına rağmen Emir’le Hasan’ın dünyaları arasındaki fark uçurum kadardır. Emir, ünlü ve zengin bir iş adamın, Hasan ise onların hizmetkarının oğludur. Üstelik Hasan, orada pek sevilmeyen bir etnik gruba , Hazaralara mensuptur.
Roman bu iki çocuğun birbirleriyle kesişen hayatlarını ve kaderleri, etraflarındaki dünyanın trajedisini yansıtır. Sovyetler işgali esnasında Emir ve babası ülkeyi terk edip Kaliforniya’ya giderler. Emir böylelikle geçmişinden kaçtığını zanneder. Her şeye rağmen Hasan’ın hatırasından kopamaz.
Uçurtma Avcısı dostluk, ihanet etmek ve sadakatin bedeline yönelik bir romandır. Önceki Dönemlerinde hiç bir kitapta böylesine anlatılmamış olan tarihin karanlık kötü yüzünü yansıtan Uçurtma Avcısı, zengin ve geniş bir kültüre ve güzelliğe sahip toprakların yok edilişini aşama aşama gözler önüne seriyor.
Uçurtma Avcısı’nda anlatılan olağandışı ve harika bir dostluk. Bir insanın bir diğerini ne kadar sevebileceğinin hikayesi.
George Orwell in yazdığı 112 sayfalık kısacık bir romandır.
Romanın Konusu
Hayvan Çiftliği kitabı bir devrimin trajedisidir. Bu modern tarzdaki fabl örneği; kesilmekten, kırpılmaktan, sağılmaktan, dayak atılmaktan bıkkınlık getirerek zalim ve kötü sahiplerine karşı ayaklanan Manor Çiftliği hayvanlarının öyküsüdür. Karakterleri oldukça sade ve güçlüdür: Kinik eşek Benjamin, fedakar at Boxer, akılsız kısrak Mollie ve diğerleri….
Yine George Orwell tarafından yazılmış bir romandır.
Romanın Konusu
1984 – 1984 romanı ise politik anlamda bir devrim niteliği taşıyan muhteşem bir romandır. Bizler gibi Büyük Biraderleri ve Düşünce Polisiye gibi kavramlar kazandırıp ve bu kavramların bügüne kadar gelmesini sağlayan bu ünlü romanda politika,siyasi ve beyin yıkama üzerine harika bir konu işleniyor
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski’ nin dört büyük romanından biridir. Dostoyevski’nin en uzun ikinci romanı olma ünvanı taşır.
Romanın Konusu
Raskolnikov adında bir genç vardır. Raskolnikov yoksul bir gençtir. Maddi durumu iyi olmadığından dolayı Hukuk Fakültesini yarıda bırakmak zorunda kalmıştır. Para konusunda sıkıntı çekmektedir. Topluma büyük katkılarda bulunabileceğini ve para sıkıntısı çekmesinin haksızlık olduğunu düşünmüştür. Parasını pek iyi kullanamayan bir insandır. Bu düşüncesinden sonra ihtiyar ve tefeci olan Alyona İvanovna’yı öldürür ve onun paralarını ve ona emanet edilen eşyaları çalar. Kimse onu görmemiş ,cinayetin bulunduğu yerde hiçbir iz bırakmamıştır. Ancak buna rağmen hala tedirginlik içindedir.kendini kaybeder hale gelir. Suçunu sevdiği kadın olan Sonya ‘ya itiraf eder. Bir süre sonra da dayanamayıp polise teslim olur. Cezası ise Sibirya ‘ya sürgün edilmek olmuştur. Sibirya’ya gider ve orada cezasını çekmeye başlar.
Yazarı Paulo Coelho’dur.
Romanın Konusu
Yüreğinden gelen sesi dinleyerek bir gezgin olmayı isteyen ve dünyanın farklı farklı kısımlarında yaşadığı takdirde daha mutlu olabileceğine inanan Santiago’nun bir gece gördüğü bir rüya ve babasının da önerisiyle ile İspanya’dan kalkıp Mısır’a gider. Mısır Piramitlerinin eteklerinde olduğuna inandığı hazineyi aramaya gider. Endülüslü çobanın çıktığı bu yolculuk fiziksel dünyada Mısırdaki Piramitlere doğru, içsel dünyada ise kendini ve mutluluğu arayıp bulmak şeklinde olmaktadır.
Ünlü yazarımız Sabahattin Ali’nin eseridir.
Romanın Konusu
Her zaman başka insanların istekleri doğrultusunda yaşam süren Raif Efendi, tatsız hayatının tek bir anda değiştiğine şahit olacaktır: Maria Puder adında bir kadına âşık olduğu vakit… Babasının isteği ile Berlin’e gitmiştir ve ordaki bir sanat galerisinde hayranlık duymuş olduğu bir tabloyu görmüş olan Raif Efendi, tabloda tasvir edilen kadın portresinin Andrea Del Sarto tarafından resmedilmiş ‘Madonna delle Arpie’ ismiyle ünlenmiş olan tablodaki Meryem Ana yani Madonna tasvirine benzediğini düşünür. Raif Efendi, daha sonra takıntılı bir derecede hayran olduğu tablodaki yüzün sahibesiyle karşılaşacaktır.
John Steinbeck’in yazdığı romandır.
Romanın Konusu
1929 yılındaki Ekonomik Bunalımı, Amerika’da başlayan bu ekonomik bunalım daha sonrasında tüm dünyaya yayılmıştır. Ufak toprak sahibi olan kişilerin bankalar ve tüccarlar tarafından kandırılmakta, insanlar; kuraklık, fakirlik, zorbalık veya açlık yüzünden evlerini terk etmek zorunda kalmaktadır. 1930’larda 3 milyon insan Kaliforniya’ya yeni bir hayata başlayabilmek adına yerleşmiştir. Kitapta bu bunalımdan oldukçaderinden etkilenmiş olan Joadları yakından inceleyerek bu çiftçilerin de birer insan olduklarını hatırlatılmaya çalışmaktadır ,ayrıca vahşi kapitalizmin insanları ne hallere sürüklediğini vurgulamaktadır.
Fransız yazar Antoine de Saint Exupéry tarafından yazılan bir masaldır. Kitabın yazarı aynı zamanda bir pilottur.
Kitabın Konusu
Kitapta Küçük Prens adlı başka bir gezegenden gelen çocuğun gözünden büyüklerin yanlışları anlatılır.
Kitap aslında bir masal gibi gözüküyor olsa da hem çocukların hem de özellikle büyüklerin okuyup dersler çıkarması gereken bir kitaptır. Kitap, büyüklerin hatalarına, yaptıkları yanlışlıklara eleştirel bir şekilde yaklaşıyor. İnsanların büyüdükçe çocuk ruhunu nasıl kaybettiklerini anlatıyor. Kesinlikle ölmeden önce okunması gereken kitapların başında yer alıyor.
ilginizi çekebilir: NİKOLA TESLA’YI KİTAPLARLA TANIMAK İSTER MİSİNİZ?